29 Ağustos 2010 Pazar
Ah oğlum salak oğlum a kızım salak kızım diyerek başlamak istedim. Çok pis sitem ederim die de devam ediyorum hatta yahu. Hiç tanımadığın bir insana kibar olmak ne kadar zor olabilir şu ülkede arkadaş. Hep mi huysuz şirini oynamak zorundasın metropol ortamında. Hayır köyüne gitsen evini soyan hırsıza bile şirine kesilirsin sırf toprağın diye demi yavşak insan. Kendimle çeliştim ben niye hala nazik davranıyorum basit insanlara bile. Otobüs gelince kapıya amerikan futbolundaki hücumcular gibi "charge" eden teyzelere, nası olsa bana kesin yol verecek diyip sırada önüme atlayan kaşar ablalara, çüke sürülecek beyni olmayan abi ve amcalarıma. En çok da şu kaşar ablalara tavım nasıl laf sokasım, acımasızca konuşasım geliyor yüzlerine yüzlerine. Bu yılın modası belki ama artık modadan, tarzdan çıkan ve kevaşe milli forması haline gelen ultra kısa şort ile alakasız bişiler giyip ki amaç zaten şortu giymek gerisi yalan, hani olmayan şortumla ilgide çekemezsem en azından ulan ne kokuyor diye bakınsın ipneler etrafına da görsünler beni diyerek sıkılan ucuz bayık boktan çiçek esanslı parfümler. Nasıl severdim orda burda güzel hatunlara bakmayı, kıyafeti, yüzü, vücudu hakkındaki düşüncelerimi arkadaşlarımla konuşmayı. Bu yaz bitse de kurtulsam diyorum artık yeter lan. Ben bile yeter diyorsam herkes sıkılmıştır arkadaş, tamam güzelim hava sıcakta az bi giyin ya. Tayyibe evet diyip bu kara çarşafa giden yolda bir ışık bende yaksam dediğim oldu geçen gün. Açık saçık giyinmek marifet değil önemli olan bunu bi uyum içinde yapıp beğenilmeye açık bir tablo oluşturmak olay a güzel kızım yapma yani artık bunu nolur lütfen hatta ve hatta.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder